Makyajlı ASLA yatmazlar
Çok yorgun bile olsalar, bu kadınlar makyajlarını temizlemeden asla ve asla uyumuyorlar. Makyajla uyumak, gözenekleri tıkayıp sivilce siyah nokta gibi sorunlara yol açar çünkü… Cilt, yorgun ve solgun görünür. İnce çizgiler, kırışıklıklar daha belirginleşir.
Göz makyajıyla uyursanız, kaşıntılı gözler ile uyanabilirsiniz. Çünkü gözünüzde kalan maskara, gözün nemini alıp batma yapabilir.
Rutin olarak cildini temizleyen kadınlar sabah pırıl pırıl bir ciltle güne merhaba derler. Temiz cilt, gece dinlenir ve kendi kendini yeniler.
Güneş kremi olmadan sokağa adım atmazlar
Basit bir gerçek var: Güneşten ciltlerini koruyan kadınlar, daha genç kalırlar. Çünkü; daha az kırışıklıkları olur, daha taze ve lekesiz/çilsiz görünürler.
Çok güneşlenen kadınların ciltleri bir süre sonra kösele gibi kuru ve pürüzlü hale gelir. Güneşten gelen ultraviyole ışınları cildin kolajen yapısını bozan en önemli sebeptir.
Sadece tatilde değil, gündelik hayatta da dışarı çıkarken en az 15 koruma faktörlü bir gündüz kremi kullanmak gerekir. Hava bulutlu dahi olsa, zararlı ışınların yüzde 80’i bulutların arasından geçip cildimize ulaşır, unutmayın.
Uykularını gerektiği kadar alırlar
Uykunuzu yeteri kadar almayınca kötü görünmenizin çok mantıklı bir sebebi var: Gece, cildiniz yenilenir ve kendisini onarır. Çünkü cildiniz gün boyu toksik hasar biriktirir. Uyurken, enzimler bu hasarlı parçaları kesip atar ve onarıma başlar. Yeteri kadar uyuduğunuzda, cildiniz ertesi gün için yakıt ikmali yapar diyebiliriz.
Uykunuzu tam olarak alamadığınızda ve yorgun kalktığınızda, cildiniz de dinlenememiş ve onarılamamış demektir. İdeal olarak 8 saat uyumalısınız. Büyüme hormonu uykunun son aşamasında devreye girer ve cilt yüzeyini parlaklaştırıp, cilt tonunu düzenlemeye yardımcı olur.
Düzenli olarak retinollü kremler kullanırlar
35 yaşın üzerindeki herkes, retinol veya retinoid içeren ürünler kullanmalıdır. 30’lardan itibaren cildin kolajen seviyesi azalmaya başlar ve cilt yaşlanma belirtileri verir. Daha az kolajen, ciltte sarkma, kırışıklık ve ton eşitsizliği demektir.
Retinollü ürünler, kolajen sentezini uyarır ve kolajen üretimini destekler. O yüzden gece kremlerinin retinollü olması büyük önem taşır.
